Son olarak Yargıtay Başkanının gündeme getirdiği yüksek yargı tazminatı sorunu yeni bir zamma dönüşmemeli.
Meslek grupları arasındaki en önemli sorunlardan birisi, "Neden ona zam yapıldı da, bana yapılmadı?" şeklindeki algıdır.
15 Temmuz'dan bu yana, hakim ve savcılara yeni bir zam yapılmaya çalışılmaktadır.
Son olarak Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit adli yıl açılış töreninde bu konuya değinmiş ve şunları söylemişti:
"Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay, eşit yüksek mahkemelerdir. Ancak buna rağmen AYM başkan ve üyeleriyle Yargıtay ve Danıştay başkan ve üyeleri arasında mali ve sosyal haklar bakımından geçmişte yapılan ayrımcılık, eşit işe eşit ücret ilkesini zedelediği gibi adalet ölçüsüyle de bağdaşmamaktadır. Eşitsizliği giderici hükümler konulmuşken komisyonda son anda tasarıdan çıkarılarak maalesef sözler tutulmamıştır. Yüce Divan görevinin Yargıtay'a verilmesi de uygun olacaktır."
Bu açıklama geçen haftadan bu yana bürokraside yargı personeline yeni bir zam gelebilir şeklinde algılanmaktadır.
Oysaki hakim ve savcı maaşları diğer meslek mensuplarına göre zaten yüksektir. Hakim ve savcı maaşlarını görmek için tıklayınız.
Burada, yüksek yargı üyeleriyle ilgili bir sorun yaşanmaktadır. Bu nedenle, bir düzenleme yapılacaksa, bu düzenleme sadece eşitsizliğe neden olduğu düşünülen yüksek yargı üyelerinin maaş farklarına ilişkin olmalıdır.
Hakim savcıların ücretlerine bakıldığında normal yargıçlarla yüksek yargıçların ücretleri arasında bir fark olmadığı görülecektir. Sadece yüksek yargı üyelerinin ücretlerinde yapılacak bir ayarlama ile bu fark da oluşturulmuş ve dolayısıyla hakim savcıların ücret rejimi de daha sağlıklı hale getirilmiş olur.