İnfazın ertelenmesi veya HAGB arasında ne gibi bir fark vardır?



İnfazın ertelenmesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılması arasında ne gibi bir fark vardır?

TCK'nın 51. maddesinde hapis cezasının ertelenmesi hususu düzenlenmiştir. Buna göre cezanın ertelenmesi, işlenen suçtan dolayı hapis cezasına mahkum olan kişinin bu cezasının yerine getirilmesinin (infazının) belirli bir süre için geri bırakılmasıdır. Erteleme, sadece hapis cezası için kabul edilmiştir. Artık para cezalarının ertelenebilmesi olanağı kalmamıştır. Bu düzenlemede erteleme, artık koşullu bir af olmaktan çıkarılıp, bir ceza infaz kurumu haline getirilmiştir. 5237 sayılı TCK, deneme süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde, cezanın infaz edilmiş sayılmasını kabul edilmektedir. Cezanın infaz edilmiş olması adli sicil kaydımıza ilgili suçun ve cezasının işlenmesine sebep olmaktadır.

Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmeyen ve işlemiş olduğu suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkum edilen kişinin cezası, yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması halinde ertelenebilir. İşlenmiş olan suçtan dolayı hükmolunacak cezanın üst sınırı, fiili işlediği sırada on sekiz yaşını doldurmamış veya altmış beş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır.

Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir. Bu durumda, koşul gerçekleşinceye kadar cezanın infaz kurumunda çektirilmesine devam edilir. Koşulun yerine getirilmesi halinde, hakim kararıyla hükümlü infaz kurumundan derhal salıverilir. Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu denetim süresi boyunca sanığa ek yükümlülükler getirilebilir.

Hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere, hakimin uyarısına rağmen, uymamakta ısrar etmesi halinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir.

Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması (HAGB) kararı halk arasında daha çok erteleme, beraat gibi algılanmaktadır. Aslında hükmün açıklanmasının geriye bırakılması (HAGB) kişilerin suça bulaşmışlığını en aza indirmek için kabul edilmiş ve belli süre için sanık hakkındaki sonuç hükmün açıklanması ertelenmekte ve süre sonunda kişi yeni kasıtlı bir suç işlemezse suç işlememiş gibi sayılmaktadır. Adli sicilinde sanığın işlenen suç ile ilgili kayıt hükmün açıklanmasının geriye bırakılması(HAGB) kararı sonucu görünmemektedir.

Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına (HAGB) karar verilebilmesi için;

Öncelikle; yargılama sonunda hükmolunan cezanın, 2 yıl ve/ya daha az süreli hapis veya adli para cezası olması gerekir. Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına (HAGB) hem adli para cezasına hem de hapis cezalarına uygulanabildiği için infazın ertelenmesine göre daha geniş uygulama alanına sahiptir. Ancak ertelemeden farklı olarak hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasının (HAGB) uygulanabilmesi için sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan ötürü mahkum olmamış bulunması gerekir.

Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulur. Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle, sanığın denetimli serbestlik tedbirine mahkemece karar verilebilir. Denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geriye bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesine karar verilir. Denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde mahkeme hükmü açıklar.

Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına (HAGB) karar verilmesi durumunda CMK 231/10 fıkrası gereği denetim süresi içerisinde sanık kasten yeni bir suç işlemez veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranmaz ise açıklanması geriye bırakılan hüküm ortadan kaldırılır. Mahkemece davanın düşmesine karar verilir dolayısıyla sanık hiçbir yargılama geçirmemiş gibi sayılır. Bu husus iki kurum arasında yer alan en önemli farklardan biridir. Ayrıca hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı adli sicil kaydı dışında bunlara özgü bir sisteme sadece belirli kişi ve kurumlara(Cumhuriyet Savcısı, Mahkeme gibi) verilmek üzere kaydedilir.

Konular