Özel ilgi turizmi nedir?



Yaşar Üniversitesi Turizm Rehberliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan İçöz, turizmde artık deniz, kum ve güneşin yetmediğini vurgulayarak, dünyada büyüyen bir pazar olan "özel ilgi turizmi"ne yönelinmesi gerektiğini belirtti.

İçöz, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'ye giriş yapan ziyaretçi sayısında geçen nisan ayı itibariyle düşüş yaşandığını ifade etti. Turizm Eylem Planı ile 255 milyon liralık destek bekleyen sektörün kalıcı çözümlere yönelmesi ve "özel ilgi turizmi"ni gündeme alması gerektiğini belirten İçöz, "özel ilgi turizmi"nin özel bir merak, hobi ya da ilgi alanına sahip birey veya grupların buna yönelik seyahatleri olarak tanımlandığını anlattı.

İçöz, şunları kaydetti:

"Zaten turistlerin istekleri, beklentileri ve ihtiyaçlarındaki değişimlere yönelik çalışmalara baktığımızda deniz, kum güneş gibi unsurları kapsayan turizm faaliyetleri yerine farklı turizm faaliyetlerini tercih ettiklerini görmekteyiz. Örneğin yıllık 165 milyar dolar ile dünyada en fazla dış turizm harcaması olan ülke durumundaki Çinli turistler, nadiren deniz ve güneşli yerleri tercih eder. Bu turistler ağırlıklı olarak kültür turistleridir."

- Turizmin 150 ayrı türü Türkiye'de

Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneğinin araştırmasına göre; Türkiye'de özel ilgi turizmi kapsamında değerlendirilebilecek 150'nin üzerinde alanın saptandığını aktaran Prof. Dr. İçöz, bunların katılım hedeflerine göre doğaya dönük, kültür ve hobi amaçlı olarak üç kategoriden oluştuğunu anlattı.

Prof. Dr. İçöz, Türkiye'nin olanaklarına bakıldığında doğa, kültür, dağ, sağlık, tarım ve mağara turizmi ile deniz sporları, kuş gözleme, doğal yaşam, atlı turizm, köy yaşamını izleme ve balon gezileri gibi seçeneklerin ön planda olduğunu ifade etti.

Dünya Ekonomik Forumu'nun 2014 yılı için yapmış olduğu Turizm Rekabet Gücü İndeksine göre, Türkiye'nin 141 ülke içinde 44. sırada yer aldığını belirten İçöz, "Özel ilgi turistleri ziyaret edecekleri bölgeler hakkında ön bilgi sahibi olarak seyahate çıkar. Çok yüksek standartlı konaklama hizmeti aramasalar da orta düzeydeki işletmelerde bile belli bir kalite, temizlik ve hizmet standardı ararlar. Bu nedenle insan gücü sermayesi bu alanlara yönelmeli." değerlendirmesinde bulundu.

Konular