Sözleşmeli personele refakat izni veriliyor mu?



Danıştay, 4/B'li statüsünde çalışan sözleşmeli personele refakat izni verilmeyeceğine karar verdi.

Danıştay Beşinci Dairesi, karar düzeltme istemli dosya görüşmesinde, refakat izninin 657'e tabi memurlar için söz konusu olduğunu, 4/B statüsündeki sözleşmeli personele söz konusu hükmün uygulanamayacağına karar verdi.

657'de yer alan hüküm gereğince, ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya tedavisi uzun süren bir hastalığının bulunması hallerinde, bu hallerin sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi şartıyla, aylık ve özlük hakları korunarak, memurlara, üç aya kadar izin verilmektedir.

T.C.
DANIŞTAY
Beşinci Daire

Esas No : 2014/6391
Karar No: 2015/4101

Özeti: Sözleşmeli statüde çalışan personelin, refakat izninden yararlanamayacağı hakkında.

Kararın Düzeltilmesi İsteminde Bulunan (Davalılar) :

1- Türkiye Halk Sağlığı Kurumu

İsteğin Özeti : Sivas İdare Mahkemesince verilen 22.05.2013 günlü, E:2013/208; K2013/470 sayılı kararın onanmasına dair Danıştay Beşinci Dairesi'nin 27.03.2014 günlü, E:2013/9443; K:2014/2567 sayılı kararının; dilekçelerde yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi : F. Betül Yıldız

....

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü:

Dava; Sivas Yıldızeü İlçesi Demircilik Sağlık Evinde 657 sayılı Yasanın 4/B maddesine tabi sözleşmeli ebe olarak görev yapan davacı tarafından, bakmakla yükümlü olduğu çocuğunun 3 ay süreyle fizik tedavi ve rehabilitasyon alması gerektiğinden bahisle, 657 sayılı Yasanın 105. maddesinin son fıkrası uyarınca, tarafına 3 ay süre ile refakat izni verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanlığının 24/01/2013 günlü, 7107 sayılı görüşü doğrultusunda reddine ilişkin 29/01/2013 günlü, 622 sayılı Sivas Valiliği Halk Sağlığı Müdürlüğü işleminin iptali istemiyle açılmıştır.

Sivas İdare Mahkemesince verilen kararla; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 105. maddesinin 13.02.2011 tarih ve 6111 saydı Yasanın 105. maddesi ile değişikliğe uğradığı, "Hastalık ve Refakat İzni" başlığı altında yeniden düzenlenen maddede (ücretli) refakat iznine dair hükümler getirildiği, bu düzenlemeye paralel olarak 22/08/2011 tarih ve 2011/2226 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kabul edilen ve 29/10/2011 tarih ve 28099 sayılı Resmi Gazete' de yayımlanarak yürürlüğe giren Devlet Memurlarına Verilecek Hastalık Raporları ile Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 10. maddesi ile (ücretli) refakat izni konusunun yeniden düzenlendiği, davacının tabi olduğu 06/06/1978 tarih ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu kararı eki Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslarda ise sözleşmeli personele ilişkin bir takım izin hakları tanınmış olmakla birlikte refakat iznine dair herhangi bir düzenleme bulunmadığı; her ne kadar 657 sayılı Yasa hükümleri, esas olarak, anılan Yasanın 4/A maddesi kapsamında düzenlenen Devlet memurlarına yönelik hükümler içermekte ise de, anılan Yasanın 4//B maddesinde yer alan diğer bir kamu görevlisi topluluğu olan sözleşmeli personelin kendi mevzuatında açıklık olmayan hallerde, doğrudan uygulama söz konusu olmamakla birlikte, statülerinin özelliği gözetilerek referans norm olarak dikkate alınmalarının ve kıyasen uygulanmalarının mümkün olduğu, nitekim, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 06/10/2011 tarih ve YD İtiraz No:2011/524 sayılı kararının da bu yönde olduğu; uyuşmazlığa konu olayda; davacının çocuğunun sağlık durumuna ilişkin Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen 03/01/2013 tarih ve 1 sayılı sağlık kurulu raporunda, davacının çocuğunun mevcut muayene bilgileri ile 3 ay süre ile annesi refakatinde fizik tedavi ve rehabilitasyon almasının uygun olduğunun belirtildiği, bu sağlık kumlu raporu dikkate alındığında çocuğunun hastalığının uzun süre tedavi gerektiren bir hastalık olduğu ve hastalığının 657 sayılı Yasanın 105. maddesinde belirtilen refakat izni kapsamında değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığı; bu durumda, 657 sayılı Yasanın 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli personel olarak görev yapan davacının, çocuğunun tedavisi amacıyla Devlet memurlarının sahip olduğu (ücretli) refakat izni hakkında yararlandırılması gerekirken, aksi yönde kumlan dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiştir.

Davalı idarelerce anılan karara karşı yapılan temyiz başvurusu sonucunda, Danıştay Beşinci Dairesi'nin 27.03.2014 günlü, E:2013/9443; K:2014/2567 sayılı kararıyla İdare Mahkemesi kararı onanmıştır.

Davalı idareler, Danıştay Beşinci Dairesi'nce verilen kararın hukuka aykırı olduğunu öne sürmekte ve bu kararın düzeltilmesi suretiyle İdare Mahkemesi kararının bozulmasını istemektedir.

Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizce verilen 27.03.2014 günlü, E:2013/9443; K:2014/2567 sayılı karar kaldırılarak dava konusu uyuşmazlık yeniden incelendi:

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "İstihdam şekilleri" başlığını taşıyan değişik 4. maddesinin (B) fıkrası ile ; kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi, işletilmesi ve işlerliği için şart olan, zaruri ve istisnai habere münhasır olmak üzere özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, sözleşme ke kamu görevlisi çalıştırılması öngörülmüş; aynı fıkranın son paragrafının verdiği yetkiye dayanılarak 06.06.1978 tarih ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslarda, sözleşmeli personele ilişkin bir takım izin hakları tanınmış olmakla birlikte refakat iznine dair herhangi bir düzenlemeye yer verilmemiş; 657 sayılı Yasanın 105. maddesinin son fıkrasında, memurların bakmakla yükümlü olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya tedavisi uzun süren bir hastalığının bulunması hallerinde, bu hallerin sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi şartıyla, aylık ve özlük hakları korunarak, üç aya kadar izin verileceği, gerektiğinde bu sürenin bir katına kadar uzatılacağı düzenlenmiştir.

Dosyanın incelenmesinden; 657 sayılı Kanunun 4/B maddesi uyarınca sözleşmeli ebe olarak görev yapan davacı tarafından, bakmakla yükümlü olduğu çocuğunun 3 ay süreyle fizik tedavi ve rehabilitasyon alması gerektiğini belirtir sağlık kurulu raporu eklenmek suretiyle, 657 sayılı Kanunun 105. maddesinin son fıkrası uyarınca tarafına, 3 ay süre ile refakat izni verilmesi talebinde bulunulduğu, 4/B'li personele ilişkin mevzuatta, refakat izni hakkında bir düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle başvurunun reddedildiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerine göre, 657 sayılı Yasada düzenlenen refakat izninin, yalnızca memurlara özgü bir hak olduğu, sözleşmeli personelin bu haktan yararlanmasına imkan veren yasal bir düzenleme olmadığı gibi, sözleşmeli personelin sahip olduğu haklara ilişkin hükümler içeren Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslarda da refakat izni hakkına yer verilmediği görülmüş olup; refakat izni hakkı bulunmayan davacının başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık, işlemin iptali yolunda verilen Mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmamıştır.

Açıklanan nedenlerle, davalı idarelerin temyiz istemlerinin kabulüyle Sivas İdare Mahkemesince verilen 22.05.2013 günlü, E:2013/208; K:2013/470 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanunla değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 22.04.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Karar düzeltme istemlerinin reddi gerektiği düşüncesiyle çoğunluk kararma katılmıyoruz.

Konular